Menenjit hastalığı, geç teşhis sonucunda bireylerde kalıcı engeller bırakabilen ve yine aynı bireylerin ömürleri boyunca zorluklar yaşamasına sebep olabilen bir hastalıktır. Bireyleri gerek fiziksel gerekse ruhsal birden fazla engelle baş başa bırakan menenjit hastalığının toplumda yayılma oranının azalması ve böylece engel yaşayacak olan bireylerin sayısını düşürmeyi bütün kalbimizle diliyoruz ve bu yolda Menenjit Bilgi Merkezi olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Menenjit hastalığına karşı olan farkındalık son birkaç yıldır artmaya başlamıştır. Özellikle çocuklarda aşılamanın yaygınlaşmasıyla birlikte aileler çocuklarına ücretsiz aşı listesinde bulunmayan aşıları dahi yaptırmaya çalışmakta ve böylece hastalığın önüne geçmek için mükemmel bir çabaya ortak olmaktadırlar.
Bu güzel haber ve çabalara karşın birçok Menenjit hastası, hastalığı atlatmasına rağmen hastalık sonrası etkilere sahip olmaktadır. Bu kişilerin yaşadığı etkiler hakkında daha fazla bilgi için Menenjit Sonrası Etkiler yazımızı inceleyebilirsiniz.
Ancak hastalık sonrası etkilerden ötürü engellere sahip olan bireyler de iyi bir motivasyon ve destekle hayata etkileyici bir şekilde dönüş yapabilmekte ve başarılara imza atabilmektedirler. Yazar Erdal Yalçın bu kişilerden yalnızca bir tanesi.
Bir Başarı Hikayesi
Erdal Yalçın, 1975’te dünyaya geldi. 2 yaşında geçirdiği menenjit hastalığı sonucu hayli nadir görülen bir felç türü ile %98 oranında engelli bir birey oldu. Okumaya olan muazzam isteği ve ilgisi sayesinde hiç okula gitmeden, sınavlarını dışarıdan vererek eğitim hayatının üniversiteye kadar olan kısmını bitirdi. Hayatının tutkusu olan okumaya ve yazmaya olan ilgisi de küçük yaşlarında başladı. Ayrıca çocuk yaşlarında birçok karma resim sergisine katıldı.
Menenjit hastalığına yakalandığı zamanlarda ailesinin danıştığı ilk doktor, onun kızamık olduğunu düşündüğünden onu ve ailesini eve gönderdi ancak semptomlarının kötüleşmesi ile yeniden hastaneye başvurdular. Ancak teşhis için maalesef ki çok geç kalındığından dolayı Erdal Yalçın, hareket kabiliyetini büyük ölçüde yitirdi.
O yıllarda maalesef birçok aile gibi Yalçın'ın ailesi de menenjit hastalığı hakkında yeterli bilgiye ulaşamadığından ötürü teşhiste geç kalındı. Ailesi Erdal Yalçın’ı diğer aile bireylerinden asla ayrı tutmadı ve onun hayatta tecrübe edebileceği her şeye karşı cesaretlendirdi. Erdal Yalçın’ın kendi deyimine göre bu tutum onun hayata karşı olan mücadelesinde çok önemli bir yer tutmaktadır. Gerçekten de engelli bireylerin ailelerinin onlara karşı olan tutumu, rehabilitasyon süreci için hayli önem arz etmektedir.
“Ben hastalığımla hep kötü bir arkadaş gibi geçindim. O hep vardı, kabullendim. Hep hayatıma engeller koymaya çalıştı. Ben de o sınırları yıkarak bugünlere geldim.”
2004 yılı Erdal Yalçın için bir dönüm noktası oldu. Nitekim hayatının en büyük tutkusu olan okuma tutkusu bu yılda yazma tutkusuna dönüştü. Yazar olma isteğinin içinde hep olduğundan bahsederken Mustafa Kemal Atatürk’ün “Sanatçı olunmaz sanatçı doğulur.” sözünü aklından hiç çıkarmadığını aktarmaktadır. Bu yıldan sonra muazzam bir azim ile 17 kitap çıkarırken 1 sinema filminde de rol aldı. Halihazırda da üniversitede iki bölümde okumakta. Kitaplarının kendisi için çok şey ifade ettiğini ve her birinin çocukları gibi olduğunu belirten Yalçın, her gün azimle bir sayfa yazarak 17 kitap çıkarmıştır.
“Okumak benim için bir tutku.”
Engellerine karşı nasıl ve nereden güç aldığını merak ettik ve aldığımız cevap ise “İlk olarak Allah’tan, sonrasında ise okuyucularımdan aldım. Ne olursa olsun engelleri aşacağıma inandım.” oldu.
“Tüm engelli bireyler için bu geçerli. Kendimizi bırakırsak hapı yutarız. Çevremizle aramıza sınırlar koymamalıyız. Sınırlar zaten var. Bizim ise bunları yıkmamız lazım.”
Biz Erdal Yalçın’ı ilk olarak İstanbul’da düzenlenen TÜYAP Kitap Fuarı’nda gördük ve tanıştık. Muhtemelen birkaç yıl önceydi. O zamanlarda Menenjit Bilgi Merkezi yoktu ancak Erdal Yalçın’ın yüzünde samimi ve sıcak bir gülümseme ile kitaplarını tanıttığını hatırlıyoruz.
Menenjit hastalığı bazı kişilerde gerek küçük gerekse büyük birçok sekel bırakmaktadır. Bu engeller erken teşhis ve aşılama ile tamamen ortadan kaldırılabilmektedir. Ancak her şeye rağmen bu hastalık sonrasında vücutta sekeller kalabilmektedir. Bu kişilerin engellerine rağmen yaşama katılmaları ise tartışmasız bir öneme sahiptir. Biz, hayatın karşısına çıkardığı engelleri adeta birer birer yıkan Erdal Yalçın’ı bu yazıyı okuyacak olan bütün engelli bireylere örnek olarak göstermek istiyoruz.
Yazar Erdal Yalçın’ın kendini tanıttığı ve kitaplarının satışını yaptığı internet sitesine buradan ulaşabilirsiniz.
Kendisine röportajı için teşekkürlerimizi sunuyoruz. Hayatında başarıların daim olmasını diliyoruz.
Bu tür hikayelerin engellilerin yaşamına katkı sağlaması dileğiyle..
Comments